MUKADDEME


Künye: Hulâsatü'l-Kur'ân ve Hulâsatü'l-İslâm, Bekir Sıtkı Karaduman, Kalkan Matbaacılık, 2006, Ankara.
ISBN: 978-9944-5887-0-9 (Tk), 978-9944-5887-1-7 (1. Cilt)


Bilinmeyen kelimelerin üzerine çift tıklayınız. (Açılacak pencerede kelimenin mânası görülecektir. Türkçe karakterden dolayı mânası çıkmayan kelimeleri penceredeki kutucuğa yazmanız yeterli olacaktır.)

NAMAZ ORUÇ HACC ZEKÂT CİHÂD yeni
HAKK'A DÂVET

NASİHAT-I İSLÂMİYYE
YIKMA GÖNLÜNÜ KİMSENİN
TEŞRİF-İ Mİ'RÂC
SIRR-IVESÎLE

İTİKAD, İBADET, HELÂL ve HARAMLAR BAHSİ

Not: Eser bütün okuyucuların istifadesine sunulmuştur. İlmî çalışmalarda kaynak göstermek kaydıyla alıntı yapılabilir. Eser, telif yasası çerçevesinde koruma altında olup bandrollü olarak da dağıtımı yapılmaktadır. Hiçbir sûrette kısmen veya bütünüyle başka ad altında çoğaltılamaz, tekrar basılamaz, menfaat karşılığı dağıtımı yapılamaz. Eser üç ciltten oluşmaktadır; edinmek isteyenlerin ibadetler@gmail.com adresine e-posta göndermeleri rica olunur. Kitaplar kargo bedeli alıcıya ait olmak üzere yurt içi ve yurt dışına gönderilir.

İKİNCİ CİLT ÜÇÜNCÜ CİLT

LUGAT A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

1. CİLT BÖLÜM BAŞLIKLARI

1. İMAN BAHSİ

2. TAHARET (ABDEST, GUSÜL, TEYEMMÜM, HAYZ, NİFAS, MESHETMEK) BAHSİ

3. İSLÂM BAHSİ

4. İHSAN BAHSİ

5. İBADET BAHSİ (NAMAZ, ORUÇ, ZEKÂT, HACC, CİHAD)

6. AHLAKÎ, EDEBÎ VE İCTİMAÎ HAYAT BAHSİ

7. HELÂL-HARAM YİYECEK, İÇECEK VE GİYECEKLER

8. ALLAH-U TEÂLÂ'NIN YAPILMASINI EMRETTİĞİ AMELLER

9. ALLAH-U TEÂLÂ'NIN YAPILMASINI MENETTİĞİ AMELLER

MUKADDEME

Allah-u Teâlâ'nın lütf-u keremiyle Hulâsatü'l-Kur'ân ve Hulâsatü'l-İslâm isimli naçiz eseri siz değerli okuyucularıma sonsuz hürmet ve muhabbetle sunmuş bulunuyorum. Cenab-ı Hakk'tan tesirli olmasını niyâz ederim.

Bu eser, Kur'ân ve muteber birçok eser tetkik edilerek meydana getirilmiştir. Bu eserlerden bazıları; Hak Dini Kur'ân Dili, Elmalı'lı M.Hamdi Yazır; Kur'ân-ı Hakîm ve Meâl-i Kerîm, Hasan Basri Çantay; Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh Tercemesi ve Şerhi; Hukukı İslâmiyye ve Istılahatı Fıkhiyye Kamusu ve Büyük İslâm İlmihali, Ömer Nasuhi Bilmen'in ilim adamlarınca kabul görmüş eserleridir. Kitabımız, günümüz insanının, ilim adamlarının, vâizlerin, talebelerin ve her kesimin ihtiyacı olduğunu düşündüğümüz İslâmi hemen her mevzuuyu hulâsa olarak ihtiva etmektedir. İslâm ve Kur'ân ile ilgili ihtiyaç hissettiği konuları, hacimli birçok eseri okuyarak elde edebileceği bilgilerin burada derli-toplu olarak sunulması, okuyucu için büyük bir kolaylıktır. Herkes bu kadar eseri incelemeye ve okumaya fırsat bulamayabilir. Hem okumaya zamanı olsa bile herkes hangi bilginin sahih olup olmadığını anlamaya muktedir değildir. İşte bu eserimiz, İslâm'da ana kaynak olan Kur'ân ve en muteber hadis mecmuası kabul edilen Buharî esas alınarak hazırlanmıştır. Âyet ve hadislere konularına göre yer verilmiş, ilgili görüşler bu minval üzere izah edilmiştir.

Eserimiz üç ciltten müteşekkildir:

Birinci Cilt: İman, Taharet, İslâm, İhsan, İbadet, Ahlakî-Edebî ve İctimaî Hayat, Helâl ve Haram Yiyecek-İçecek-Giyecekler, Allah-u Teâlâ'nın Yapılmasını Emrettiği Ameller, Allah-u Teala’nın Yapılmasını Menettiği Ameller olmak üzere dokuz bölümdür.

İkinci Cilt: İslâm Hukukuna âit Onsekiz bahistir ki bunlar; Verâset, Vasiyet, Kefâlet, Havâle, Vekâlet, Emânet, Vedia, Hibe, Âriyet, Mefkudlar (Gâibler), Lâkita (Sokağa Atılan Çocuk), Lukâta, Rehin, Nikâh ve Nikâha Taalluk eden Meseleler, Nikâh Edilip Edilemeyecek Kimseler, Taaddütü Zevcat, Mehir, Doğum ve Süt Emzirme, Evlilik Meselesi, Talâk ve Fesh-i Nikâha Ait Hükümler, Neseb ve Hizâne (Çocuğun Terbiye ve Bakımı) ve Nafakalara Ait Hükümleri ihtiva etmektedir.

Üçüncü Cilt: Umûmî İslâmi Bilgiler Bahsi altında otuzüç bölümden oluşmaktadır. Kur'ân-ı Kerim Hakkında Bilgi, Enbiyâ, Evliyâ ve Ulemâ Hakkında Bilgiler, Vahiy, Mukaddes Gecelere Dâir Bilgiler, İlim ve Amellere Âit Meseleler, Zikir, Tesbih, Tehlil, Sihir, Hastalık ve Şifâsı, Devleti İdare Eden Şahıslara ve Milletlere Âit Bilgiler, Ölüm, Kabir Hayatı, Kıyâmet, Mahşer, Hesab ve Mizan, Şefaat ve Sırat, Ehl-i İman ve Ehl-i Cehennem bahisleri gibi İslâm'da birçok mesele hulâsa edilmiş bulunmaktadır.

Ehl-i Sünnet ulemâsınca hak olarak kabul edilen mezhep imamlarının ictihadlarını/fetvalarını da mümkün olduğunca birarada verdik. Buradaki farklı görüşlerden, ihtilâflardan “Ümmetimin ihtilâfı rahmettir.” düsturuna mebnî ümmet-i İslâm istifade edebilsin.

Her Müslümanın yaptıklarını ve yapması gerekenleri bilmesi bir zarurettir. Bu nedenle ilmî ve amelî eksiklerin giderilmesine kaynak oluşturabilmek, sürekli müracaat ve istifade edilebilecek bir başucu kitabı olmak üzere hazırladığımız bu eser, aynı zamanda dini terimleri, ıstılahları ve kullanılmayarak unutulmaya yüz tutmuş pek çok kelimeyi yeniden âşinâ kılmaya matuftur. Yer yer açıklamalarını yaptığımız bazı kelimelerin yanı sıra bazılarının okuyucu tarafından bizzat lügatten bakılarak öğrenilmesini istedik. Bu sayede okuyucu bu dinin ilim diline vâkıf olabilsin ve dil haznesini genişletebilsin.

Allah (cc) cümlemizi hak ve hakikatten gafil olmaktan muhafaza buyurup, hidâyet üzere müstakîm yolda dâim kılsın. Fırka-i Naciye kervanının rehberi bulunan Kur'ân'ı Azimu'ş-şân'ın izinden; mekârim-i ahlâkı tamamlamak üzere âlemlere rahmet olarak gönderilen Habib-i Muhammed Mustafa'nın (sav) sünnet-i seniyesinden ve delili Kur'ân olan kâmil insanların saflarından ayırmasın. İmana, Kur'ân'a hizmet eden dostlarının nazarından mahrum etmesin.

Hakk'ı hak bilip ona ittiba etmeyi, bâtılı bâtıl bilip ondan ictinâb etmeyi bizlere nasib-i müyesser eylesin.

Âlem-i İslâm’ı daima düşmanlarına karşı mansur ve muzaffer eylesin. Bi'l-cümle İslâm diyarlarını her türlü tecavüzden, felâketlerden emin eylesin.

Üzerimizdeki İslâm bayrağını ilâ yevmi'l-kıyâme dalgalandırmak ve o bayrağın nurlu gölgesi altında kelime-i şahadet getirerek ruhumuzu teslim almayı nasib eylesin. Âmin…

Bekir Sıtkı KARADUMAN
Konya h.1411/m.1991

SÛRE-İ FÂTİHA

1.2.3- Hamdolsun -Âlemlerin Rabbi, Rahmân, Rahîm, Din gününün (Âhiret ve ceza gününün tek) sahibi ve mutasarrıfı- Allah'a.

4- Yalnız sana ibadet (kulluk) ederiz, yalnız senden yardım dileriz.

5.6.7- Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanlarınkine, sapıklarınkine değil. “Âmin”

“EL-FÂTİHA” Kur'ân'ın başlangıcı olan sûrenin adıdır. Yedi âyettir. Müfessirlerin çoğuna göre Mekke'de, İmam Mücahid'e göre Medine'de, diğer bazılarına göre de, iki defada olmak üzere, hem Mekke'de hem de Medine'de inmiştir. Bir rivâyete nazaran ilk nâzil olan sûre-i celîledir.

Biz Kur'ân-ı Kerîm'i okurken dâima بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ Bismillâhirrah-mânirrahîm diyerek okur ve başlarız. Bunun mânası “Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla başlarım, okurum.” demektir. Cenâb-ı Hakk el-Alak sûresinin başında Resûlullah'a (sav) “Rabbinin adıyla!” okumasını emretmiştir. Bu emre ve bu bâbda vârid olan sahih haberlere göre, her hayırlı işe Besmele ve Hamdele ile başlamak lâzımdır. Besmele nâzil olmadan evvel Resûl-i Ekrem (sav) ahitnâmelere بِسْمِكَ اللَّهُمَّ “Bismikellahümme (Yâ Allah! Senin adınla)” ile başlardı. En-Neml sûresindeki Besmele bilittifak âyettir. Sûre başlarındaki Besmelelere gelince: Şâfiilere göre bunlar da sûrelerden bir cüzdür ve âyettir. Hanefilere ve Mâlikilere göre ise böyle değildir. Onlara göre bunlar sûreleri birbirinden ayırmak için konulmuştur. Bununla beraber İmâm-ı A'zam'a ve Ebû Yusuf'a göre namazda Sübhaneke'den ve Eûzü'den sonra ve her rekatin evvelinde Besmele okumak lâzımdır. Namazda sûrelerin başındaki Besmele okunmaz.

Fatiha-yı Şerîfi her namazın her rekatında okumak vâcibdir. Namazda üç âyet uzunluğunda kısa bir sûrenin okunması farz olduğu için, Fatiha-yı Şerîfe okunduğu zaman bu farz ifâ edilmiştir. Şu kadar var ki, Fatiha'dan sonra farz namazlarının ilk iki rekatında bir sûre okumak vâcib olduğundan, sadece Fatiha-yı Şerîfi okumakla namazı ikmâl etmiş olamayız.

Fatiha-yı Şerîfte geçen bazı lügatleri mânalandırmak gerekirse;

HAMD: İhtiyarî, kendi kendine, isteyerek yapılan bir iyiliği veya başlangıcını saygı ile gönül hoşluğu ile övüp, anmaktır; yahut o sûretle olan övgü ve anıştır.

ÂLEM: Cenâb-ı Hakk'ın varlığına, birliğine nişâne olan bütün mâsiva (Allah'tan başka her şeydir).

RABB: Varlık âlemlerini yaratan, terbiye ve tenmiye eden, maddi ve manevi kemâle doğru götüren Allah demektir.

RAHMÂN, RAHÎM: Meşhur kavle göre birincisi dünyada iman eden, etmeyen herkesi ve her mahlûku, ikincisi âhirette yalnız iman edenleri esirgeyen demektir. Allah'ın isimlerindendir.

DİN GÜNÜ: Burada maksud ceza günü, herkesin dünyada yaptığının mukabelesini göreceği âhiret günüdür.

ALLAH: Cenâb-ı Hakk'ın zâtını, sıfatlarını, fiillerini, hep birden ifade eden lafza-i celâldir. Bütün kemâl sıfatları ondadır. Hak ve bâtıl mabudlara ıtlâk edilen ve cem'ilenen “Tanrı” kelimesi onun yerini tutamaz. Allah cem'ilenmez. Allah, Allah'tır. Hakkın nimetlerine kavuşanlar hakkında Nisâ sûresinin 69'uncu âyet-i celîlesinde tafsilat vardır. Oraya bakınız.

ÂMİN: Âyet değildir. Fâtiha'dan sonra okunan bu kelimenin mânası “Öyle olsun, kabul et.” demektir. Çünkü Fatiha'nın yarısı duâdır. Âmin demek sünnettir.